2 Eylül 2018 Pazar

Yeşil Yol (The Green Mile) - Stephen King / kitap yorumu

"Yoruldum, patron.Yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum.Yanımda hiç arkadaş olmamasından bıktım. Nereye gideceğimizi, nereden geldiğimizi söyleyecek biri. İnsanların birbirine kötü davranmasından bıktım. Her gün dünyada hissettiğim ve duyduğum acılardan bıktım. Çok fazla var, sanki her an için kafama cam parçaları batıyor. Anlıyor musun? 
Karanlıktan korkuyorum patron lütfen ışığı kapatma…”




Heeelllloooo everybody 😋😂😂 nasılsınız? Herkese öncelikle musmutluuu pazarlar ve şimdiden iyi haftalar diliyorum. Neler yapıyorsunuz? Her şey yolunda mı? Bende pek değil açıkçası, toparlamaya çalışıyorum; ya da bazı şeyleri unutmaya diyelim. Neysee.. Yeni bir yorum ile ve de beni çok etkileyen, keşke böyle olmasaydı dediğim, fakat böyle olmayınca da bu kitabı kitap yapan da zaten böyle olurdu dediğim (amma uzattım galiba) Yeşil Yol kitabının yorumu ile karşınızdayım. 😎


Öncelikle şunu demeliyim, filmini izlemeden önce zaten kitabını okuyanlardanım. İyiki de öyle yapmışım, filmi zaten şahaane ötesi aynı kitapta olduğu gibi. (tabi bazı kısımlar yoktu ama olsun) Sizde öyle yapın, kitapta her şeyi hissediyorsunuz çünkü tüm duygular size ait.

Yeşil Yol ilk Stephen King okuduğum roman. Daha başından beri öyle olmasını istemiştim çünkü bu yüzden onu ilk sıraya koydum. Daha sonra IT, Kujo gibi kitapları sıra ile geldi :) Bütün King romanlarını okuyacağım. :D

Kitabın karakterleri John Coffey ile Paul Edgecombe. Coffey, iki küçük kıza tecavüz etmekten ve öldürmekten dolayı içeri girmiştir; polisler Coffey'i iki küçük kızı kanlar içinde kucağında ağlarken bulur ve hemen onu içeri atarlar. Paul ve diğer arkadaşları zindanda olanları hep gözetler; daha sonrasında Coffey, Paul için inanılmaz biri hale gelecektir. Paul aynı zamanda hastadır ve sürekli doktora gitmektedir; Coffey ise bunu bilir (çünkü özel güçleri var) Paul'un kalbine dokunur ve birden Paul iyileşir. Paul bunu nasıl yaptığını anlayamaz fakat Coffey'in kötü biri olmadığını ve zaman içerisinde de o kızları onun öldürmediğini, başkasının yaptığını anlar. Fakat çok geçtir. Coffey eninde sonunda yeşil yoldan geçecektir. Tabii kitapta sadece Coffey ve Edgecombe yok. Kötü bir gardiyan, sürekli onlara bağıran, küfür eden, siyahların ölmesi gerektiğinden vs vs bahseden Pency ve diğer gardiyanlar, mahkumlar vardır.

Tom Hanks ve Michael Clarke Duncan

Filmde Coffey'i Duncan, Edgecombe'u da Tom Hanks oynamıştır. İkiside muhteşem bir ikili olmuş gerçekten bana göre ve kitabın hakkını da vermişlerdir. Duncan, Hanks ile oynayacağını öğrendiği anda annesine sarılıp "Anne, Tom Hanks ile aynı filmde oynayacağım anne." diyerek sarılmıştır. Tamda ona göre bir karakteri oynamış Duncan fakat malesef kendisi 6 sene önce vefat etmiştir. Hala da bu karakter ile etkisini korumaktadır. Huzur içinde uyusun. 

Bugünkü yorumum bu kadar, umarım sizi sıkmamışımdır. Yeni yorumlar elbet gelecektir, kitapla kalın şekerler. 😏😉😉




Onları sevgileriyle öldürdü
Dünyanın her yerinde her gün oluyor
Ve ben bunu görüyorum patron.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder